Bebeğiniz kaç aylık ya da kaç yaşında olursa olsun kardeşi ya da etrafında bulunan bebekler ile doğru bir şekilde anlaşmalı ve son derece paylaşımcı olmalıdır. Ağaç yaşken eğilir teorisinden yola çıkıldığı zaman bebeğinizin daha hayatının ilk yıllarında aldığı bu tür eğitimler okul ve iş hayatını da olumlu bir biçimde etkilemektedir. Fakat siz yardımcı olmazsanız paylaşmanın, arkadaşlığın ve de uyumun ne olduğunu anlayamayacak, kendisine göre olaylara farklı ve yanlış yaklaşımlar geliştirecektir.
1. Göstererek örnek olun:
Unutmayın ki bebeğiniz uyanık olduğu her an sizi ve etrafınızdakileri gözetliyor, yani eşinize, varsa diğer çocuklarınıza ve evinizde bulunan herhangi birisine kesinlikle nazik olmalı, bebeğinizin yapmamasını istediğiniz davranışları siz de yapmamalısınız. Mesela komşularınızdan birisinin bebeği ya da çocuğu varsa, sosyalleştirme görevinize onları tanıştırarak başlayabilirsiniz. Ya da böyle bir imkanınız yoksa beraber oynadığınız oyunlarda da ona iyi ve güzel huyları aşılamanız mümkün.
Örneğin oyunlarınız sırasında yapmaması gereken davranışları anlatabilir ya da onu ve oyuncaklarını sevdiğinizi söyleyebilirsiniz.
Ayrıca bebekler ve çocuklar anne ve babasının mimiklerini ve ona olan davranışlarını görmeye bayılır. Eğer diğer aile bireyleri ya da bebekleri ile bira araya geldiğinde huysuzlanıyorsa onu ancak anne ve babası rahatlatarak, yapması gerekeni yaptırabilir.
2. Küçük gruplar ile bir araya gelin:
Bebeğiniz çok büyük arkadaş ve aile grupları arasında bunalmış hissedebilir, ve bu huzursuzluğun doğal bir sonucu olarak da insanlardan ve sosyalleşmekten uzaklaşır. Bu yüzden bebeğiniz 6 – 8 aylık olana kadar arkadaş ya da akraba çevrenizi en fazla 3’erli gruplar halinde davet etmelisiniz. Fakat çocuğunuz bir yaşına geldiğinde daha büyük grupların içerisine girerek onları daha da sosyal bir hale getirebilirsiniz, kreşe yazdırmak da okul öncesi eğitim açısından iyi bir tercih olabilmektedir. Çünkü çocuğunuz okula ilk başladığı zaman kendisi gibi onlarca çocuğu ilk defa görecek ve huzursuz hissederek okuldan uzaklaşacaktır.
3. Sakin olun:
Araştırmalar göstermektedir ki, eğer aile çocuğu çok hızlı hayata itmeye kalkar, her şeyi bir anda öğretmeye çalışırsa çocuklar buna ters tepki verebilir. Bunun, okulun ilk senelerinde başarılı, ondan sonraki senelerde ise başarısız olması gibi birçok örneği de etrafta mevcuttur.
Eğer bebeğiniz diğer bireyler ve de bebekler ile bir araya gelip, iletişime geçtiğinde huzursuzluk çıkartıyor ve yatıştıramıyorsanız kesinlikle kaba kuvvet kullanmamalısınız. Yapmanız gereken sadece daha uygun bir zaman beklemek ve de tekrar denemektir.
4. Aşırı korumacı olmayın:
Böylelikle çocuğunuza başarıya giden yolda kimseden yardım alamayacağını aşılamış olursunuz. Örneğin yeni yürümeye başlayan çocuğunuza attığı adımlarda yardım edin, fakat düştüğü zaman bırakın çabalasın ve kendisi ayağa kalkmaya çalışsın. Böylelikle hem ağlamak gibi kolay bir yola kaçarak sizden yardım istemeyecek, elinden ne geliyorsa yaparak ayağa kalkacak ya da içerisinde bulunduğu zor durumdan kurtulacaktır.
