Bakım aygıtlarından başka bebeğin sağlık durumunun sürekli denetim altında tutulmasına yarayan aygıtlar da vardır.
Bebeğin bedensel ısısına, solunum etkinliğine, kalp atışlarına, kan basıncına ilişkin verilerin sürekli olarak alınması gerekir: Bu verilerin incelenmesi ile sağlık durumu ya da herhangi bir hastalığın seyri izlenebilir. Veriler ne kadar kesin olur, ne kadar kolaylıkla sağlanabilirse, tanıya katkıları da o kadar büyük olur.
Bu amaçla kullanılan aygıtların en önemlilerinden biri,”solunum monitörü”dür: Göğse takılan elektrotlarla göğüs kafesinin hareketleri kaydedilir ve solunumu durma eğilimi gösteren bebeklerde kullanılır. Monitör, her soluma hareketinde bir ses ve görüntü sinyali verir. Soluma durursa, alarm çalar (monitör genellikle 1520 saniyelik solunum durmalarına programlıdır). Kalp monitörü de aynı ilkeye dayanır: Bu aygıt, genellikle ses sinyalleri verir; ama bazılarında küçük televizyon ekranları da vardır. Bu ekranlarda sürekli olarak kalp atışlarının “resmi” görülür, böylece kalp etkinliğinde bir arıza olursa hemen fark edilir.
Ayrıca, kuvözlerin içinde, film çekilmesine olanak veren “portatif radyoloji aygıtları” vardır.
Buraya kadar bebeğin çevresinde bulunabilecek en önemli aygıtların özelliklerine değindik. Her yoğun bakım biriminde bebeklerin yattığı yerlerin dışında bir de yardımcı odaları bulunduğunu hatırlatalım. Ön denetim odasına daha önce değinmiştik (bebeğe yaklaşacak kimselerin yıkanıp mikropsuzlaştırılmış önlük giyebilecekleri yerdir burası); ayrıca özel bir süt hazırlama bölümü ile hastalığın kritik dönemini atlattıktan sonra artık taburcu edilmesi yakın olan bebeklerin annelerinin emzirmeye geldikleri oda da, yardımcı odaları arasında sayılabilir. Anne burada yavrusuna bakmayı, yıkamayı, giydirmeyi beslemeyi, hatta sevip okşamayı öğrenir.
